Şeyh Ahmet

Kurşunlu ilçesinde bulunan Çırdak Türbesi'nde yattığına inanılan Şeyh Ahmet'e aittir. Şeyh Ahmet'in kendisine saygısız davrananlara türlü cezalar verdiğine dair pek çok anlatı vardır: Bir zamanlar bir bölük komutanı, yöre halkının karşı çıkmasına rağmen türbeyi mühürlemek istemiş, türbeyi ziyaret ettikleri için köy halkına hakaret etmiş. Bunun üzerine köylüler, Şeyh Ahmet'in bu kişiyi cezalandırması için dua etmişler. Bölük komutanı köyden ayrılmadan birden bire rahatsızlanmış ve yüz felci geçirmiş, tedavi olmak için Kurşunlu'ya gitmiş, ancak hiçbir doktor derdine derman olamamış. Bir gün Kurşunlu'da gezerken karşısında eli asalı kişiler belirmiş ve hastalıktan kurtulması için Çırdak Türbesi'ne gidip tövbe etmesi gerektiğini söylemişler. Bunun üzerine bölük komutanı Çırdak Türbesi'ni ziyaret etmiş, yaptıklarından ötürü pişmanlık duyup tövbe etmiş ve kurban kesmiş. Bu sayede hastalıktan kurtulmuş. Başka bir anlatıya göre köyden birkaç kişi, tuvalet ihtiyaçlarını türbenin yakınlarında karşılamaları üzerine hepsinin bacakları eğilmiş.

Köyün girişinde yöre halkının "gelin alayı" dedikleri sıra sıra kayalar bulunmaktadır. Anlatıya göre bir gelin alayı içki içerek ve davul, zurna çalarak köye doğru ilerliyormuş; bu durumdan rahatsız olan Şeyh Ahmet, kabrinden çıkıp gelin alayının önünü kesmiş ve durmalarını söylemiş. Ancak gelin alayındakiler aldırmayıp yollarına devam etmişler. Bunun üzerine Şeyh Ahmet'in elini kaldırmasıyla hepsi taş olmuş. Kaynak kişi bu anlatıya dayanarak köyde düğünlerde davul, zurna çalınmadığını söylemektedir.
Kurşunlu ilçesi Çırdak köyünde yöre halkı Şeyh Ahmet'in Horasan'dan geldiğine ve eski adı "Çardak" olan bu köyü kurduğuna inanmaktadır. Bir anlatıya göre hastalığı nedeniyle sürekli titreyen, yürümekte zorlanan; bu yüzden de eşeğinin kuyruğundan tutarak yürümeye çalışan bir adam varmış. Adam bir gün Çırdak Türbesi'nin önünden geçerken durup hastalığından kurtulması için dua etmiş. Bu duadan sonra iyileşmiş.